PROTEİN

Yağların ve karbonhidratların tüketilmelerine yardımcı olan aracı maddeleridir.Vücudun sağlıklı tutulmasını sağlayan maddelerdir.Destekleyici ve koruyucu özelliktedir.Proteinler vücudun yapı malzemeleridir.Çocuklarda ve gençler de kasların büyümesini,yenilenmesini ve tamirini üstlenirken,yaşlılarda ise vücudun tamirini ve eskiyen kısımların yenilenmesini sağlar.

Hayvani ve nebati olmak üzere iki çeşit protein vardır.Et,balık,yumurta,süt ve süt mamülleri hayvani protein,kuru yemişler ve kuru erzak adı verilen bakliyat ve hububatta nebati proteinlerdir.

Et,balık,yumurta ve süt kasların yapımı,tamiri ve yenilenmesi için faydalıdır.Bebekler,hamile ve emzikli kadınlar için iyi birer protein kaynağıdırlar.

Ağır bir hastalıktan sonra nekahet devresine girmiş olan,çok faydalıdır.Nohut,fasulye,mercimek gibi hububatlar ise vücudun tamirini sağlarlar.

İhtiyaçtan fazla protein alınmaması gerekir.Fazla protein alımı,böbrekler ve karaciğerin kapasitesinin üzerinde çalışmasını sağlar.Bu nedenle organlar çabuk yıpranır.Protein içerikli besin maddeleri,vücudumuza bir süre için canlılık verir çünkü bu maddeler metabolizmamızda hemen toksinlere dönüşür.Yetişkin bir insanın,geleneksel fizyolojinin dayattığı protein miktarına neden gerek duymadığını gösteren asıl kanıt anne sütüdür.

Anne sütü yüzde 2,5-3 oranında protein ihtiva eder ki bu oran yeni bir insan vücudu için gereken orandır.

İnsan beslenmesindeki gerçeği öğrendiğiniz de fizyologların insanlara bilinçsizce standart bir protein miktarını dayatarak nasıl bir yanlışlığa  neden olduklarını siz de göreceksiniz.

Mukus ve tüm toksinlerden arınmış bir vücut,minimum bir proteinle en yüksek enerjiye ve dayanıklığa erişmektedir.

Protein ağırlıklı besinler konusundaki yanılgının ne anlama geldiğini Hipokrat'ın şu sözleriyle ifade etmek mümkün.Hasta bir insana ne kadar çok besin verirsen o kadar zarar verirsin.